Ankara Sof kumaşı halk eğitim merkezleriyle dünyaya açılacak
Seher Alp
6 min read
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Ankara tiftik keçisinin yününden elde edilen ve özgün bir gereç olan sof kumaşını geliştirme ve yurt dışına ihraç etmeyle ilgili Bakanlık olarak her türlü inisiyatifi alacaklarını bildirdi.
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Mogan Mesleksel ve Teknik Anadolu Lisesi (MTAL) Uygulama Oteli’nde düzenlenen, Ankara Sof Çalıştayı açılış merasiminde konuştu.
Bakanlığın 2022 yılı maksatlarına ait sayıları her pazartesi güncellediklerini ve planlarını buna nazaran şekillendirdiklerini söyleyen Özer, bu yıl için koydukları tüm gayeleri birer birer aştıklarını bildirdi.
Bu amaçlardan birinin, 3 bin yeni anaokulu yapmak olduğunu lisana getiren Ulusal Eğitim Bakanı Mahmut Özer, “Bugün prestijiyle 5 bin 541 anaokulu kapasitesini memleketimizin çocuklarına kazandırmış oluyoruz. Yapılan mevcut yatırımlarla 2022 yılının sonunda bu kapasite 6 bini aşacak. Bu bir ihtilaldir.” diye konuştu.
Beş yaşta yüzde 65 olan okullaşma oranının, yüzde 98’e ulaştığını, yılın sonuna kadar bu oranının büyük ihtimalle yüzde 99-100 bandına oturacağını belirten Özer, bu gelişmenin, ülkenin geleceği için yapılan en büyük atılımlardan birini oluşturduğunu vurguladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2022 amacını, 1 milyon çırak kalfa olarak açıkladığını, o tarihte Türkiye’deki çırak kalfa sayısının 159 bin olduğunu söz eden Bakan Özer, “Bu sabah prestijiyle 1 milyon 110 bine ulaştık. 2022 bitmeden bu maksadımızı de tamamlamış olduk.” dedi.
Yardımcı kaynaklarla ilgili 100 milyon gayesini de aşarak bugün prestijiyle 160 milyon yardımcı kaynağı öğrencilerle buluşturduklarını bildiren Özer, burada da gayesi yüzde 50 oranında aştıklarını söyledi.
“Kütüphanesiz Okul Kalmasın” projesinde de 28 milyon kitap sayısını, 100 milyona çıkarma maksadı koyduklarını lisana getiren Özer, “Bugün prestijiyle 105 milyon kitaba ulaştık. Bu maksadı de tamamlamış bulunuyoruz.” biçiminde konuştu.
“Öğretmen başına düşen eğitim saati 205 saate ulaştı”
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, öğretmenlerin şahsî ve mesleksel gelişimlerine dayanak olmak ve bu hedefle farklı sistemleri devreye almak emeliyle hareket ettiklerini aktardı.
Özer, “Hedefimiz, 2022’de öğretmen başına düşen eğitim saatini 120 saate ulaştırmaktı. Bugün prestijiyle Türkiye’de öğretmen sayısı artmasına karşın, öğretmen başına düşen eğitim saati 205 saate ulaştı. 2022’nin sonuna kadar muhtemelen 250 saate ulaşacak.” diye konuştu.
Hayat uzunluğu öğrenmenin kapasitesini artırmanın da bir öbür gayeleri olduğunu anlatan Özer, Ulusal Eğitim Bakanlığının, halk eğitim merkezleri ve olgunlaşma enstitüleri üzerinden yılda 3-4 milyon vatandaşa ulaştığını belirtti.
Yetişkinlerin hayat uzunluğu öğrenme kapsamında daima eğitimle desteklenmesi amacıyla her ay 1 milyon vatandaşa ulaşmak istediklerini lisana getiren Özer, “Yıl sonu prestijiyle 12 milyon vatandaşımıza ulaşmayı amaç koyduk. Bunun yüzde 65 oranını bayan kursiyerlerimiz oluşturuyor. Bugün sabah prestijiyle 12 milyon 242 bin 46 vatandaşımıza ulaşmış bulunuyoruz.” sözlerini kullandı.
Konulan gayelerin tamamına erişmekten büyük memnunluk duyduklarını lisana getiren Özer, “Cumhurbaşkanımızın açıklamış olduğu Türkiye Yüzyılı vizyonuyla yola çıkacaksak, yarın değil artık, bugünden itibaren her şeyi yapmamız lazım.” diye konuştu.
Hayat uzunluğu öğrenme ile ilgili hedefler
Bakan Mahmut Özer, Bakanlığın Hayat Uzunluğu Öğrenme Genel Müdürlüğü’nde de 3 bin 500’ün üzerindeki kursun tamamını, 2022’nin sonuna kadar güncelleme gayesinde olduklarını bildirdi.
Bu kapsamda, akademisyenler, uzmanlar, öğretmenler ve iş gücü piyasasının taleplerini dikkate alacaklarını ve istihdamı önceleyeceklerini anlatan Ulusal Eğitim Bakanı Mahmut Özer, şöyle devam etti:
“İkinci amacımız, tüm kursları dijital platforma aktaracağız. Halk Eğitim Merkezleri Bilişim Ağı ile 2022’nin sonuna kadar tüm eğitim içeriklerini dijital platformda buluşturacağız. Üçüncü maksat, artık halk eğitimde uluslararasılaşıyoruz. Dijital platforma aktardığımız tüm kurslarımızı, Balkanlar merkezi olmak üzere kıta Avrupası’ndaki tüm vatandaşlarımızın kullanımına ve sertifikasyonuna açacağız. Münasebetiyle yalnızca Türkiye’deki vatandaşlarımızı değil, kıta Avrupası’ndaki vatandaşlarımızın da şahsî gelişimleriyle ilgili çok kıymetli bir enstrümanı, 1 Ocak 2023 tarihi prestijiyle hizmete sunmuş olacağız.”
“Şal şepik kumaşındaki tıpkı mekanizmayı izleyeceğiz”
Özer, mesleksel eğitimin, iş gücü piyasası ile dinamik halde iç içe geçmesi, yalnızca insan kaynağı değil, üretimle, fikri mülkiyetle ilgili çalışmaları da yaygın formda yapabilmesi açısından hareket ettiklerini belirtti.
Mahmut Özer, “Nasıl Şırnak’ta şal şepik kumaşında yaptıysak, birebir mekanizmayı izleyerek, sof kumaşı üretme, inovatif yaklaşımlarla geliştirme ancak en değerlisi yurt dışına ihraç etmeyle ilgili Bakanlık olarak her türlü inisiyatifi alacağız. Aslında her türlü gerecimiz hazır, yalnızca birleştirmemiz gerekiyor.” dedi.
Her köy okulunun içine bir halk eğitim merkezi kurduklarını ve köyde yaşayan vatandaşların istedikleri her türlü eğitimi kente gelmeden alabilmesini amaçladıklarını anlatan Özer, şu ana kadar 2 bin köy ömür merkezinde 147 bin vatandaşın eğitim aldığını bildirdi. Ulusal Eğitim Bakanı Mahmut Özer, şunları kaydetti:
“Sof kumaşıyla ilgili bugün yapmak istediğim gaye, bir merkez kurmak, bir köy ömür merkezi kurmak, orada keçileri üretmek, yetişmesini sağlamak, Mesleksel Eğitim Genel Müdürlüğüne bağlı olarak o süreçlerin tüm takibini yapmak ve halk eğitim merkezi üzerinden de üretimlerini, tüm dokuma atölyelerini kurarak, vatandaşların oraya ilgisini çekmek. Birebir vakitte bir işletmeyle birleştirerek oradan çırak, kalfa olarak köylülerimizin çalışabilirliğini sağlamak, üretilen eserleri yurt dışına ihracat etmek. İktisadını de bu formda ürettiğimiz vakit inanıyorum ki Şırnak’taki şal şepik kumaşını nasıl ihraç etmeye başladıysak birebirini sof kumaşta da sağlayacağız. Ulusal Eğitim Bakanlığı olarak bunu bir tarihi sorumluluk olarak üzerimize alıyoruz.”
Tiftik keçisinin popülasyonun artması için davete çıkıldı
Hayat Uzunluğu Öğrenme Genel Müdürü Sabahattin Dülger de yöresel dokumacılık kültürünü yaşatmak hedefiyle yürüttükleri çalışmaları anlattı.
Ankara Valisi Vasip Şahin, Ankara tiftik keçisine yönelik yürütülen faaliyetlere ait bilgi verdi.
Ankara Kalkınma Ajansı’nda, Ankara Tiftik Keçisinin popülasyonunun artırılması ve ekonomik bedelinin yükseltilmesi için davete çıkıldığını aktaran Şahin, en son davetin, müracaatları beklediğini söyledi. Bunu bir toplumsal proje olmaktan çıkarıp bir ekonomik boyuta taşımak gerektiğine işaret eden Şahin, bunun için özel bölümün devreye girmesini amaçladıklarını anlattı.
“Bir Ankara markası oluşturmak ismine kıymetli bir adım atılacak”
AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız ise sof kumaşının, Ankara için değerli bir ticari meta olduğunu söyledi.
Yürütülen çalışmalarla Ankara sof kumaşının, Kızılcahamam Halk Eğitim Merkezi’nde başlayan dokuma seyahatinin Ayaş, Güdül, Çamlıdere ve Nallıhan ilçelerini kapsadığını aktaran Yıldız, projenin bayan kooperatifleri ile eş güdüm içinde kırsal kalkınma projesine dönüştüğünü söyledi. Milletvekili Yıldız, “Çalıştayın sonunda tüm paydaşları tıpkı masada buluşturarak bir Ankara markası oluşturmak ismine değerli bir adım atılmış olacak.” dedi.
